Furkan!
Sonsuzluğa çağrıdır bu,
Yok oluşu unuttu insanoğlu.
Ölümü beklemek yerine,
Kurban verdi kendini, taptıklarını.
Kayboldu evrenin sonsuz kudretinde,
Ne denir, bilinmez biçare kalplere...
Nice güzellikler yaratıldı ona,
Ama bir deri, bir kemik parçasıydı o.
Ne kendini beğendi, ne yaratılışı.
Hep başkalarına özendi,
Ruhunu sattı kendinden olmayana.
Kimi özendiklerine teslim etti kendini,
Kimi sadece teslim oldu.
Ne yazık, gün ağarmayacak artık,
Gerisi hüsran.
Canı kanına varmadan,
Uykusundan uyanmadan,
Gidecek hak ettiği yere.
Ne zalim kalır ne zengin,
Varını yoğunu verdi sahip olamadığı şeylere.
Sahip olduğuysa,
Bir avuç taş, bir avuç hırs ve şehvetti.
Geri gelse, bin pişman,
Yine dese dünya, yine dünya,
Hepsi çıplak, hepsi üryan.
Ya varoluş ya yok oluş,
Hepsi yaratılıştı baştan beri.
Hep kandırıldığını söylerdi belki.
Ama bilirdi Yaradan,
Kalbinin derinliklerinde geçenleri.
Her an onunlaydı, her demde ruhuyla.
Oysa aklı vardı, mantığı vardı,
Yine de anlamadı, bilemedi kendini.
Kendini bil, dedik,
Kitap mı gerek ki ona?
Binlerce kitap var zaten üzerinde.
Biz açtık onlara yolları,
Şereflendirdik her canı,
Bin görevli, bin koruma verdik.
Ama o, bilmedi, kanmadı hakikate.
Kendini bilmez bir yolda kayboldu.
Biz dost olduk ona,
Yoldaş her haline.
Ama ne bir şükür, ne bir adım.
Cehalet denmez buna,
Kör zihniyet,
Aklını okumaz, kalbini görmez bir kişilik.
Ona yolunda bin melek verildi,
Bin şeref bahşedildi.
"Kulum," dedi Yaradan,
Esmasıyla getirdi onu bu aleme.
Ne eksik, ne fazla;
Herkese bir teslimiyet verildi.
Sevgi yolunda bin elçi durdu,
El pençe.
Şartsız, imansız,
Sevgi bekledi sadece,
Kalbinde saklı.
Ne kalbini gördü, ne içindeki çocuğu.
Bir nasip, bir kısmet kapısı vardı,
Ama o, yolunu bilmedi,
Zürriyetini bilmedi.
Ne kapıyı çaldı, ne "Kulun" dedi.
Ne insanlığını anladı,
Ne de insan olanı gördü.
Sahi, insan neydi?
Kimdi, kimin içinde vardı?
Adem kimdi, Adem'den gelen kimdi?
İlk insan var mıydı?
Toprak kan mıydı? Hakikat mi?
Hak neydi?
İnsan nereden çıktı?
Adem kimdi?
Adem insan mıydı?
Melek kimdi?
İnsan melek miydi?
Hakikatte...
Yok oluş nereye gitti?
Varoluş nereden geldi?
Hepsi bir muamma,
Ne kitaplar yazdı,
Ne zihinler kavradı.
Herkesin kalbine yazılıdır,
Bir perdeyle örtülü.
O perde kalktığında,
Görür müsün gerçeği?
Birliğe varabilir misin?
Der misin, "Bildim, anladım?"
Furkan
Comments